Kendi yaşantımla benzeştirdiğimden midir bilmem, Fransız filmlerine içten bir sevgi besliyorum. Hele aşka bakış açıları beni benden alıyor. Sanki oradaki aşka düşen karakter benmişim gibi, utandırıyor, kıskandırıyor, kelebekleri mideye indirtiyor.
Ah erkekler...
Bir taneniz de çıksın da çocuk yapmaktan korkmuyorum desin tüm feminen tezleri çürütsün. Klasik bir konu olan kadının çocuk istemesine karşılık erkeğin korkup kaçışını işlenen bu filmde bir erkeğin bebeğe bakarken yaşadığı zorlukları gülerek izliyoruz. Diyaloglarıyla farkını ortaya koyan bir film olmuş. Yani gerçekten gündelik hayatta ne yaşıyorsak, zirveye çıkarmadan hikayesini bize sunan filmlerden.
Anladım ki biz kadınlar karşımızdakinin yola gelmesini beklerken boşa vakit kaybediyoruz, erkekler sorumluluktan kaçıp giderken sırtımızı dönüyoruz. Aslında yanlış bir tavır oluyor bu. Sevdiğimiz adamların sorumluluklara bakış açılarını değiştirmek biraz da bizim elimizde, gerçeklerin burnunun bu kadar sivri olmadığını gösterdiğimiz de ortak noktaya daha ılımlı yaklaşacağımıza eminim.
Son olarak, Leo'yu çok sevdiğimi söyleyip iyi seyirler diliyorum.
Film Detay
Vizyon Tarihi:28 Haziran 2013
Yapımı:2012 - Fransa
Tür:Komedi
Süre:90 Dak.
Yönetmen:Clément Michel
Oyuncular:Raphaël Personnaz , Charlotte Le Bon , Jérôme Commandeur , Julie Ferrier , Anne Charrier
Senaryo:Clément Michel
Yapımcı:Alain Benguigui
Diğer Adı:The Stroller Strategy
Bir bebek düştü yukarıdan, sorumluluktan kaçan şaşkın bir adamın eline. |
Film Özeti
Paris'te yaşamakta olan Thomas Platz, evliliğe hazır olmadığı için kız arkadaşı Marie tarafından terk edilir. Aradan geçen bir yıla rağmen onu unutamamıştır. Bir gün büyük tesadüfler sonucunda kendini kollarında bir bebekle bulur ve onu Marie'yi geri getirebilmek için kullanmaya karar verir. Hayallerindeki kadını elde edebilmek için iyi bir aile babası olabileceğini kanıtlaması gerekmektedir. Bir anda baştan çıkarıcı bir baba profiline bürünen Thomas, tüm boşanmış annelerin dikkatini çekecektir.
Güzel filme benziyor :-)
YanıtlaSilBence erkekler çocuk yapmaktan korkmuyor, hatta çocuk yapmak istiyorlar. Sadece bağlanmaktan korkuyorlar, çocuk onlar için bir zincir gibi galiba..
Evet nedeni baglanmak korkusu olabilir. Hatta bir tek bebek icin gecerli degil bu birçok seye baglanmaktan korkuyor gibiler. Ama direkt bunu aktaramadiklari icin bebek yapmaktan korkuyor diye dusunuyoruz. :)
SilEvet, erkeklerin en büyük sorunu dertlerini anlatamamak aktaramamak.
SilAh bir düzgüncene söylesek düşündüklerimizi olacakta cıx olmuyor.. :D
Bilmem hiç düşünmedim.. Çocuk, ben ve baba olmak... Sanırım ya daha gencim ya da hayatımın kadınını daha bulamadım. :)) Hani derler ya böyle :))) Aile kurmak zor iş. Güvenmek yüreğini başka birisine emanet etmek. Hele ki böyle bir ülkede... Nıç evlenmek tamamen deli saçmalığı. :D Fransız filmlerindeki o gizemi dramı aşkı ben de çok severim Aslı... Avrupa sinemasının başkenti...
YanıtlaSilYaş geçiyor be Serkan... Hayatına yoldaş olacak insanlar biriktirmeli insanlar ve birtanesi çok özel olmalı, özel hissettirmeli.. Mutlaka bir gün karşına çıkacaktır ve o zaman hiç tereddüt etmeden yuvanı kurarsın, iyi de bir baba olacağına eminim... Fransa filmlerine bir önyargı var ama bence bizim gündelik yaşantımızla çok benzeşen bir hayat tarzları var. Sana kesinlikle katılıyorum
YanıtlaSilYaaaaaa işte zaman geçiyor. Haklısın.... Yorumun için de teşekkürler. Umarım olursa hani belki bir ihtimal. :))) İyi baba ve eş olurum... Biliyorum çoğu kez karamsarım, ama şunu gördüm Aslı, iyi bir insan olmak bu dünyada adam olmanı sağlamıyor. Hatta tam tersi Adam olmaya çalışmak için insanlıktan çıkman gerekiyor. Tabi burada ki adamlık başka. Aile kurmak yeri geldiğinde insan olmaktan vazgeçmene neden olacak. Eşin için çocuğun için beş para etmezlere susmak zorunda bırakacak seni. Özellikle her yerde beş para etmezlerin yönetime geçtiği bu ülkede.... Bunu yapabilir miyim bilmiyorum gerçekten. Sevmek korkutuyor çoğu kez... Fransız filmleri yeter aşkı yaşamaya :D
SilEsin icin cocugun icin susman gerekmicek kesinlikle.. aksine senin yetistirdiklerin sana destek olacak her konu da... zaten seninle ayni yollardan gecmis bir de ruh esin olacak yaninda.. ben suna inaniyorum, evet zor bir dunyada yasamaya cabaliyoruz fakat bu zorluklar yildirmamali, bu zorluklarla basa cikacak kendin gibi insanlar dunyaya getirdigini bir dusunsene... kendimiz gibi bireyler yetistirdikce guzellesecek bu dunya
SilHayata umutla bakmak... :) sen de bu yetenek var Aslı... Kendin gibi birini bulmak... aynı düşünce, aynı müzik zevki(bu çok önemli) :), aynı inanç, aynı insanlık vb... bitmeyen aynılıkları bulmak. Tabi sevdiğini tüm farklılıklarıyla sevmeli insan da şunu çok iyi biliyorum Aslı insan önce fiziğe aşık olur sonra yüreğe... Kendini bulmak ister karşısındakinde yoksa gözlerin bir anlamı kalmaz. Sevmek kolay da sevebilmek işte...
Sil