27 Temmuz 2014

Suyun Altındaki Garip Karakterler

Son bir senedir ilgimi çeken garip garip huyları, karakterleri olan bir canlı türü var.. Şu aralar onlarla ilgili birkaç araştırma yapıyorum ve burada da paylaşmak istedim. Hangi canlılar mı bunlar? BALIKLAR! Kimbilir belki çoğunuzun dikkatini çekmemiştir, belki de sadece evinizin köşesine koyduğunuz bir aksesuar gözüyle bakıyorsunuzdur onlara. Açıkçası benim için de suda yüzen, denize girdiğimde "amman ayağıma çarpmasın!" diye ben ürküten varlıklardan öteye geçmezdi geçen senelerimde. Fakat balıklar öyle karakteristik ve sürprizli canlılar ki, incelemeye başladığınızda sizi şaşırtmaya başlıyorlar. Açıkçası biraz araştırmakta ve denize öyle girmekte de fayda görüyorum. Çünkü sürprizleri bazen olumsuz da olabiliyor.
     
     İlk dikkatimi çeken ve balıklarla ilgilenmeye yönlendiren balık kardeş BALON BALIĞI' ndan bahsetmek isterim size. Çanakkale'de geçen zamanımda tanıştım kendisiyle. Bu durum sizi korkutmasın, canlısıyla tanışmadım sanırım kendisi Türkiye'yi pek sevmiyor, hediyelik eşya satılan yerlerde içi doldurulmuş ve dikenleri dışındayken sergileniyor baloncuk. Tehlike anında kendi vücudunu suyla doldurup normalde yassı halde duran dikenlerini bir anda dikine çıkarıyor. Bu karakteri ve tonton görüntüsüyle benim ilgimi çeken bu balığı görürseniz ellemenizi hiiç tavsiye etmiyorum, kısmi veya sürekli felce neden olabiliyor. Amman dikkat derim.
Balon Balığı / Çanakkale Çarşı

     Şimdide biraz TAŞ BALIĞI'ndan bahsetmek istiyorum. Onu da ilk kez geçenlerde haberlerde gördüm. Ben şahsen eğer Türkiye'de yaşayan bir tür olsaydı çoktan o "taş"a basmıştım bu korkuyla söyleyeyim. Bu balığı gördükten sonra ayağıma çarpan minik balıklara sempati beslemeye başlamış bile olabilirim.Biraz özelliklerinden bahsedeyim, kendisi dünyanın en zehirli 5 hayvanından biri. Vücudunda 13 zehirli dikeni var ve birisine bile değdiğinde insanı taş kesiyor! Yani annelerimizin dediği şey "elini kaldırırsan taş olursun taş!" hayaldi gerçek oldu diyebiliriz. Taştan pek elektrik alamadım açıkçası ama kendi bulunduğu yerde bir ağırlığı olduğuna eminim. Kendini gizleme özelliği, ağzının tadını bilmesi (karides ile besleniyor.)  ve zarar vereceklerden kendisini koruması çok hoşuma gitti.

     Son olarak CİKLET BALIĞI'ndan bahsedeceğim. Ciklet'le de diplomamın kopyalarını imzalatmaya gittiğimde fakülte sekreterinin odasında tanıştık. Hani ilk görüşte dostluk derler ya -derler dimi?- işte ondan gerçekleşti aramızda. Çok uyumlu gördüm onu, hem ciddi hem sıcakkanlıydı. Ciddiliğini fakülte sekreterinin yanında yaşamasına bağlıyorum. Ayrıca o odaya ondan daha çok layık olacak bir balık düşünemiyorum. Alnındaki çıkıntı ve ağır kanlı olması beni kandırmasına yetti bile. Birgün ev arkadaşı olarak bir balık almayı düşünürsem ilk aklıma gelecek olan cins olacak diye düşünüyorum.

2 yorum:

  1. ciklet güzel de, üretmesi zor ^_^

    YanıtlaSil
  2. Demek o yüzden google'a yazdığımda sürekli üremesi hakkında bilgiler çıkıyordu :)

    YanıtlaSil

Zaman ayırdığınız için teşekkürler.
Yorumlarınızı beklerim.

Recommendations by Engageya