Üniversiteliydik, öğrenciydik, 2012'nin Mart ayının sonlarına doğru, sınavların verdiği sıkıntıyı bir an olsun unutmak için sosyalleşme arayışına girmiştik. Sıkıcı bir arayıştayken fırsat ayağımıza gelmişti, bir topluluğun düzenlediği günü birlik Eskişehir gezisi olduğunu öğrenmiştik, ama hemen karar vermemiz gerekiyordu çünkü tura iki veya üç gün kalmıştı. Ve kararımızı verdiğimiz günün gecesinde at arabasının balkabağına döndüğü saatte kendimizi, bizi nasıl Eskişehir'e götürmeye gücünün yeteceğini bilemediğimiz, balkabağımızda bulmuştuk. Balkabağı diyorum çünkü son kullanma tarihi geçmiş, koltukları gıcırdayan, küçücük bir servis ile yola çıkmıştık. Fakat bu yolculuğu o kadar istemiştikki hiçbir şey bizim heyecanımızı azaltmaya yetmemişti -ta ki sabah Eskişehir'e vardığımızda her tarafımızın tutulduğunu anlayana kadar-.
Yolculuğumuz uykusuz, rahatsız olmasına rağmen eğlenceli geçmişti. Buradan bize yolculuk boyunca eğlenceli sohbetiyle eşlik eden, komik hikayeler anlatan, enerjimizi ve grubu toparlayan arkadaşımıza sonsuz teşekkür ediyorum. Sanırım tur grubundan unutulmayacak tek arkadaş da kendisi olacaktır.
Biz bu koltuğu çok sevdik / Çilek Kafe, Eskişehir |
Yaklaşık 2 saatlik kahvaltı molasından sonra Eskişehir'in turistik yerlerini gezme faslına başladık. Üzerinden seneler geçtiği için ilk durak olarak Eskişehir Odunpazarı Evlerine uğradık. Odunpazarı Evleri Eskişehir'in Odunpazarı semtindeki Osmanlı'dan kalma harika mimariye sahip evlerin bulunduğu evlere verilen isimdir.
Odunpazarı Evleri / Eskişehir |
Odunpazarı sokaklarında dolaşırken dükkanlarda özellikle bir taşın ısrarla satıldığını gördüm. Sorduğumda ise bu taşın Lületaşı olduğunu öğrendim. Lületaşı'nın ticari anlamda çıkarıldığı yatakların tamamı Eskişehir'de bulunmaktaymış meğerse. Bu yüzden siz de dolaşırken dükkan vitrinlerinde bol miktarda Lületaşı'ndan yapılan harika takılar ve süs eşyaları görürseniz şaşırmayın.
Masal Şatosu'na kavuşan hayalperest kız |
o kadar zenginlikle doldurulmuştu. İçeride görebildiklerim içerisinde Masal Köşkü, Korsan Gemisi, Sazova Mini Treni ve çocuklar için güzel oyuncaklar vardı.
Sazova Parkı'nda Minik Çufçuf |
Sergileri hızlı bir şekilde dolaşmak zorunda kaldığımızdan az fotoğraf çekme şansı yakaladım. Elimdekileri sizlerle paylaşmak isterim.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Milletvekili olarak görev yapan ilk KADINLARIMIZ |
Cumhuriyet Dönemi Kadınlarından Giysi ve Aksesuarlar |
Eskişehir Cam Sergisi 2012 |
Eskişehir Cam Sergisi 2012 |
DEVRİM /ESKİŞEHİR |
Sergileri gezdikten sonra tekrar yola koyulduk ve bir sonraki durağımız hikayesi beni derinden etkileyen Devrim Arabası'nın bulunduğu TÜLOMSAŞ Fabrikası oldu. İçeriye giriş o saat veya günde yasak olmasına rağmen tatlı dilimiz yılanı deliğinden çıkardı ve nihayet Devrim'le tanışabildik. Devrim Türkiye'de tasarlanan ve üretilen ilk otomobildir. (Konusu açılmışken "Devrim Arabaları" filmini izlemenizi şiddetle öneriyorum.) Türkiye'ye tanıtılırken benzini bitti diye yolda kalan Devrim'in devrim gibi bir hikayesi var aslında. Yapımında 23 mühendisin gecesini gündüzüne katarak baştan sona hiçbir detayı atlamadan görev aldığı Devrim, Türkiye için çok önemli bir adım olmuştur. Bu yüzden kesinlikle görülmesi gereken değerli bir eserdir.
Devrim'i arkamızda bıraktıktan sonra yine ne yazık ki içeriye girmemiz o sırada yasak olan içeride uçakların bulunduğu alana gittik. Uçaktan korkan biri olarak bu görkemli manzara karşısında tüylerim ürperdi. Harika bir teknoloji gözümüzün önünde duruyordu ve yakınına gitmeyi çok istedik ama ne yazık ki sadece bakmakla yetindik. İşte fotoğraflar..
Bilmiyorum neden, belki de o gün akşama doğru artan yorgunluğumdan uçakları gördüğümüz yerden sonra nerelere gittiğimizi çok fazla hatırlayamıyorum. Fotoğraftaki karanlıktan dolayı en son Barlar Sokağına uğradığımızı hatırlıyor gibiyim.
Eskişehir Yapay Denizi |
Barlar Sokağı 2012 |
Eskişehir Turu 2012 (O dinazorun elindeki hamburgerden çıkan kafa benim! :)) |
Kafe Çilek'den arkadaşım Erim'e verilen hediye |
Eskişehir gerçekten güzel, düzenli ve birgün içinde kendisini aşırı derecede sevdiren bir şehir. Şık dizayn edilmiş kafelerde oturup, Odunpazarı sokaklarının çıkmazından masal diyarına göç etmek istiyorsanız kendinize hemen bir Eskişehir turu ayarlamalısınız.
*Eskişehir ile ilgili yanlış bir bilgi verdiysem affola. Çok zaman geçtiği için eksiklerim veya yanlışlarım olabilir yazımda. Sizlerin düzeltmelerini ve katkılarını bekliyorum.
Zaman ayırdığınız için teşekkürler!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Zaman ayırdığınız için teşekkürler.
Yorumlarınızı beklerim.